Nuri KAHRAMAN - Anasayfa
  - Arşiv
     - MIZRAP 2010, (MIZRAP 2010)
SEVGİYE DOĞRU..
1362 defa okundu,

SEVGİYE DOĞRU…

Sevgi, sevgili bir kelime; güzel kelime, hoş kelime. Samanlıkları seyrân eden, insanı ünsiyete hayran eden bir kelime. Ünsiyet ünsden, üns insandan. Dolayısıyla insan ünsiyetli varlıktır. O ölçüde insandır. Rabbim kimseyi hayırlısından olmak üzere ünsiyetsiz, sevgisiz ve de sevgilisiz bırakmasın. Kâinat sevgi üzerine dönüyor zîrâ. Gerçek âşıkların aşkına dönüyor. Ne mutlu kâinâtın döndüğü sevgi eksenini farkedip ayak uydurmaya çalışanlara! Muhabbet denilen şey de odur aslında.

Sevgisiz olan şey donuktur, zorlamadır. İnsanın tabiatına aykırıdır. Sevgisiz iş sakattır. Sevgili kölelik, sevgisiz özgürlükten yeğdir. 80’li yıllarda kaleme aldığımız aşağıdaki dörtlük tam olarak bunu mu söylüyor acabâ:

SEVGİ

Sevgi kelimesinde hayat veren bir sır var

Onsuz olan her işte mutlakâ ki kusur var

Özgürlük istemeyiz, tutulmuşuz bir aşka

Hayâtından çok memnûn;nice böyle esir var

            Evet, onu söylüyor gibi. Yarın sevgililer günü. Bizim öyle takıntılarımız yoktu şimdiki çocukların yaşadığı çağlarımızda. Geldiğimiz bu noktada bakıyoruz; soldan sağa, merkezden uca, tüm basın-yayın sevgililer günü diye bas bas bağırıyor. Herkes uygun adım gidiyor. Çevremiz kuşatılmış. Özel programlar, ilâve gazeteler, kampanyalar; gırla gidiyor. Her sektörde bu güne özel söylemler var. İyi ki böyle bir şey var. Yoksa piyasanın hâli n’olacaktı?!

            Aşk ve sevgi konusu çok geniş ve derin. Oraya çok dalarsak çıkamayabiliriz. Şimdilik bir iki şiirle yetinelim. İlki 80’li yıllara, diğeri bir-kaç yıl öncesine âit.

Aşk anlayış ve algılamasıyla ilgili değerlendirmelere, Münevver-Cem ekseninde zâten girmek istiyorduk. Bu günkü yazdıklarımız bir giriş mâhiyetinde olacak. İşte şiirler, beğeneceğinizi umarım:

YANMAK

Düşünce aşkına yârin

Elbet bu dil bu dil yanar

Gündüz çöl çöl lâv lâv kaynar

Gece kandil kandil yanar

 

Gurbet kâlbe sokulmuştur

Sıla akla takılmıştır

Ufuklara çakılmıştır

Gözler mendil mendil yanar

 

Canlar veririm uğrunda

Değil yârin umûrunda

Dertli günlerin bağrında

Rüzgâr efîl efîl yanar…

 

BEŞER

Sevgi budur dostlar, aşk budur işte

Kader düş demiştir, nâçâr düşersin

Ama bir yokuşta, ama inişte

Gelir bulur seni, sen de şaşarsın

 

Yaşayıp giderken kendi hâlinde

Her zaman her şeyler olmaz elinde

Bir ücrâda, bir gülüşün gülünde

Kâlbin ıtırlanır, hadden aşarsın

 

Bir mecnunsun artık sevdâ çölünde

Demlersin aşkını hasret külünde

Âhın şebnemleşir seher yelinde

Sellere boğulur bahre taşarsın

 

Dökülür dilinden hep Leylâ Leylâ

Bir an durmaksızın aynı vâveylâ

Çırpınır yüreğin Mevlâ, Yâ Mevlâ

Şâir, netîcede sen bir beşersin!..

Eğer gerçek bir sevgi, ya da sevginin gerçeği peşindeyseniz, Allâh’tan isteyin. O size hayırlısını nasîp edecektir. Sâdece duygu ve düşüncelerinize güvenirseniz yanılabilirsiniz. Yeterki özlenen olsun, hayırlısı olsun da, zamanı o kadar önemli değil.

BİRGÜN

Özlenilen sevgili bir gün gelir mi geri?

Tekrar iâde için o güzelim günleri!

Hiç fark etmez, bir gelsin; yeter ki bir gelsin hey

Alacakaranlıkta veyâ akşamüzeri!

 

Ne demişler; “geç kaldın desinler, geçmiş olsun demesinler!” ves’selâm…

 

 

ORDU HAYAT GAZETESİ

12.02.2010