ÇAĞ ARTIK, BUNDAN SONRASI!
Ramazanla iç içe, güzel bir hasat mevsimi yaşadık. Havalar denk gitti. Süreçte sorun yaşanmadı. Sonra Bayram. Ve, hicrî takvimin her yıl hicret içinde hicret ettiren takviminin bir ikrâmı olarak bu yıl hepsi de köyde gerçekleşti. Konu-komşu, hısım-akrabâ, tüm bu güzellikleri, hep birlik olarak idrâk ettik. Çocukluğumuzun, köyde yaşadığımız masalsı günlerin bayramlarını hatırlatan bir bayram oldu. Çok da güzel oldu. Şükürler olsun. Herhâlde, bundan böyle 3-5 yıl daha Bayramlar köy günlerine tevâfuk edecek, köylerimizi ve evlerimizi şenlendirecektir.
Şunu da belirtmek gerekir ki, hepimiz ve ülkemiz için çok önemli bir başka şey daha tevâfuk etti bu zaman dilimine: REFERANDUM. Dün, ateşli geçen kampanyaların ardından, aziz milletimize yakışan bir vakarla sandık başına gittik. Ordu, REFERANDUM gününü her defâsında olduğu gibi olgun ve medenîce geçirdi. Sonuç kadar, bu tavır da önemli. Millet-memleket için hayırlı olsun.
Bu arada, ORDUSPOR’un Cumartesi günü aldığı 4-0’lık gâlibiyetten başka, akşamleyin de Basketbol Millî Takımımızın Sırbistan karşısındaki zaferi bayram üstüne bayram oldu. REFERANDUM öncesi bir doping niteliği arz etti. Kampanya süresince yer yer gerilmiş olabilecek sinirleri de teskin edici oldu.
Bayram içinde bayramlar lûtfeden Rabbimiz Referandum sonucunda da ülkemize yeni yeni ve de taptâze güzellikler bahşedecektir inşâllâh. Eğer buna lâyıksak, tüm güçleri, sinsilikleri, desîseleri ve şirretlikleriyle gözleri üzerimizde olup cıngar çıkarmak için fırsat kollayanların hevesleri kursaklarında kalacaktır.
Ülkemiz büyük. Göründüğünden çok öte, dünyânın derinliklerine nüfûz etmiş târihî kökleri var. Semânın sonsuzluklarına uzanan mânevî elleri var. Hele gönül coğrafyası çok geniş. Bir de gönülden öte, tüm mazlum ve adâlet arayışındaki milletlere uzanan güven coğrafyası var. Şehitleri, ârifleri, erenleri var. Kültürü, edebiyâtı, efsâneleri, destanları var. Ne Türkiyemiz dünkü ülke ve ne de aziz milletimiz ufak rüzgârlarla sarsılacak, panik yapacak insicâmsız, acemi bir gürûh. O dünyânın en eski, en köklü, en asil milletlerinden. Dünyâya timsâl olmuş ve şu an da, geleceğin ümit ülke ve milletlerinden biri. Niekim, bu coğrafya da en az bizim kadar dikkâtle bu Referandumu tâkip etmektedirler. Dolayısıyla, bizim geçmişte kendini ispat eden medeniyetimizin tekrar gündeme gelmesini ve model olmasını dört gözle bekleyenler var.
Böyle olmaya böyle fakat; bir o kadar da gerçek ki, küresel çeteler ve onların yerli işbirlikçileri, başta en mukaddes kavramlar, millî değerler olmak üzere her şeyi istismâr ederek zihinleri bulandırmaya çalışıyorlar. Ülkede kargaşa çıkarıp kaos meydana getirmek için her fırsatı değerlendiriyorlar.
Bugün sonuçlar netleşmiş olacaktır. Dün akşam îtibârıyle gelen haberler, EVET-HAYIR’ın ORDU merkezde birbirine yakın gittiği, ilçelerde de EVET’in %70’lerle önde olduğu şeklindeydi. Ama, muhâlefet olanlar her hâlükârda, EVET’ler 20-30 puan önde olsa dahî, kendilerince toplamalar çıkarmalar yaparak ortamı germeye, zorlama yorumlarla suları bulandırmaya çalışacaklardır.
Ama biz hem geçmişimize, hem geleceğimize güveniyor ve inanıyoruz. Milletimizin, tüm oyunları bozacak sağduyusu ve irfanından emîniz. Çatlak sesler çıksa, hattâ yer yer kulakları patlatacak boyuta ulaşacak gibi olabilse de, milletimizin yeniden şahlanışına halel getiremeyecektir. Nitekim, ekranlardan tâkip ettiğimiz kadarıyla, ülke çapında öyle ciddîye alınacak boyutta bir olumsuzluk yaşanmadı. Sâdece Hakkâri, PKK’nın emrinde bir tavır sergiledi. Daha doğrusu, orada şu veyâ bu şekilde, baskının etkileri kendini gösterdi. Diğer yerlerde tedbirler işe yaradı. Katılmayanların durumu da çok önemli değil. Zîrâ, sandığa iltifat etmeyenlerin sandıkla ilgili söyleyeceği sözü olamaz. Olsa bile, kıymet-i harbiyesi olmaz. Kendileri konuşur, kendileri dinlerler.
Referandumun en ilginç tecellîsi de, “sık sık, bir oyun önemine vurgu yapan”, sandıklara sâhip çıkılması için sıkı tembihlerde bulunan CHP liderinin kendisinin oy kullanamamış olması! Bu da kaderin cilvesi, siyâsetin garip bir tecellîsi olsa gerek!
Sonuçta, oran ne şekilde tecellî ederse etsin, bu referandum ülkemiz için bir ileri adımdır. Değişikliklerin gündeme gelmesi bile, dönüşü olmayan bir yola girilmiş olmasının bir ifâdesidir. Türk toplumu bunun peşini bırakmaz. Er ya da geç milletin dediği olur, hak tecellî eder. Hiçbir şey artık referandum öncesi gibi olmaz. Şu saatten sonra Türkiye artık çok farklı bir Türkiyedir. Referandumun açtığı yolda yüründükçe onun bereketleri görülecektir.
Sevgili okurlar. Bizlere böyle güzel süreçler yaşatan, bu günleri gösteren Rabbimize sonsuz şükürler olsun. Önümüzde bir ümit ışığı olarak beliren Referandum ve sonrası hayırlı olsun. Hayırcılara da, evetçilere de, retçilere de, herkese; çeliği-çocuğu ve tüm millet olarak hepimize ve insanlığa hayırlar getirsin inşâllâh ve getirecektir de ves’selâm…
ORDU HAYAT GAZETESİ
12.09.2010