Nuri KAHRAMAN - Anasayfa
  - Arşiv
     - MIZRAP 2008, (MIZRAP 2008)
Ramazan Manileri
1447 defa okundu,

Ramazan Manileri

Ramazan geldi eyvallâh

Rahmet gönderdi Allâh

Hoş geldin gözler aydın

Hoş geldin bârekâllâh

 

Şükür bu aya girdik

Akşam hilâli gördük

Sevinçlere garkolup

Yüzü secdeye sürdük

 

İşte geldim ekim büküm

Sırtımda davuldur yüküm

RamazânıŞerîf hayrola

Cümleye selâmünaleyküm

 

Onbir ayın sultânı

Kıymetlidir her ânı

Hoş geldin ey Ramazan

Süslüyorsun cihânı

 

Ramazan’ın hilâli

Güzelliktir her hâli

Tutunmayanın olmaz

Doğrulmaya mecâli

 

Deniz suyu serindir

Ufukları derindir

Bir tek hurma da olsa

Bir mü’mini sevindir

 

Bu gece ayın evveli

Açıldı İslâm’ın gülü

Geldi Mübârek Ramazan

Mesrûr etti cân ü dili

 

Bu ayın başı rahmet

Ortasında mağfiret

Necat bulur sonunda

Cehennemden bu ümmet

 

Bağda gördüm kekliği

Üzdü beni tekliği

Nedir doymayanlardan

Mîdelerin çektiği?

 

Kem sözden dilini tut

Orucun gülünü tut

Terâvihlere götür

Çocuğun elini tut

 

Ramazan sultan bize

Rahmet-i Rahmân bize

Cennet nîmetleriyle

Dopdolu harman bize

 

Ramazan’ın evveli

Rahmetin şefkât eli

İftar, Terâvih, Sahur

Coşkusuna ermeli

 

Eriştik Ramazan’a

Şükür kavuşturana

Bu ayda oruç tutmak

Huzur verir insana

 

Müminler oruç tutar

Kâlpleri hep bir atar

İnanan gönüllere

Ramazan coşku katar

 

Ramazan ikinci gün

Mümine şenlik, düğün

Gelsin mukâbeleler

Sabah-akşam, üç öğün

 

Göz aydın hepimize

Mübârek günler bize

Onbir ayın sultânı

Hoş geldin evimize

 

İşte geldim kapınıza

Selâm verdim yapınıza

Selâmımı almaz isen

Daha gelmem kapınıza

 

Ramazan’ın üçüdür

Îmânımız güçlüdür

Sahur sevdâ bahçesi

İftar Cennet gülüdür

 

Nine nine kalksana

Pencereden baksana

Kalkmazsan koca nine

Zor çıkarsın akşama

 

Ramazanın davulu

İçinde mani dolu

Bahşişleri bol verir

Beyim bir ağa oğlu

 

Dömbeleğe nem indi

Yüreğime gam indi

Sahur sahur koşarken

Pabuçlarım delindi

 

Evlerinin önü mersin

Yolum gider tersin tersin

Küçük beyden bahşiş aldım

Allâh uzun ömür versin…

 

Ramazan’ın dördü mü?

Hilâlini gördün mü?

Sahurun melekleri

Saçlarını ördü mü?

 

Irmaklar dolu çakıl

Oruç tut, namazı kıl

Kullukta gayretli ol

Var ise sende akıl

 

Ramazan vefâ şehri

Zevk ile sefâ şehri

Bîçâre gönüllerin

Mânevî şifâ şehri

 

Dede torun elele

Gidiyorlar câmiye

Çocuklar kaçışıyor

Arkada güle güle

 

Câmide arkadaşlar

Kaynaşır coşku başlar

Rahmet ayıdır bu ay

Gözlerden akar yaşlar

 

Ramazan’ın beşine

Toprağına taşına

İftar, Terâvih, Sahur

Düştüm sevdâ peşine

 

Ramazan hoş misâfir

Bize çok değer verir

Yazar beratımızı

Cennetlere gönderir

 

Hakk’ın bize ihsânısın

Hem ayların sultânısın

Sen bir saâdet kânısın

Ey mâh-ı sultân merhabâ

 

Hoş geldin kutlu misâfir

Kâlbimiz senin haydi gir

Arındır tüm lekelerden

Bırakma rûhumuzda kir

 

Misâfirim nazlandı

Börek diye sızlandı

Tam bir sini yedi de

Ondan sonra uslandı

 

Ramazan’ın altısı

Ramazan gül tatlısı

Reyyâna doğru koşar

Seherlerin atlısı

 

Sokak yolu dar mıdır?

Minâresi var mıdır?

İftara kal diyorlar

Acep aslı var mıdır?

 

Ramazan’ın yedisi

Gitti dörtte birisi

Misâfir aceleci

Çabuk geçer gerisi

 

Balık oynar tavada

Herkes ayrı havada

Oruç tutmada değil

İş ona tutulmada

 

Oruç kendini tutmak

Tutup nefsi uyutmak

Orucu bozmazmış hem

Sabredip acı yutmak

 

Ramazan hatırına

Çıktım sahur turuna

Ses kısıldı, bakmayın

Davulcu kusuruna

 

Sofralar donatırsın

Mîdeyi boylatırsın

Fazla ileri gitme

Orucu çatlatırsın

 

Ramazan’ın sekizi

Ay güneşin ikizi

Yağdırır nurlarını

Olur Reyyân denizi

 

Duvardan kedi atladı

Bekçinin ödü patladı

Merak etme bekçi baba

Bey kesesini yokladı

 

Ayağında ıskarpin

Duyamadım ne dedin

Ramazan ikram ayı

Dolu olsun hep cebin

 

İstanbul’dan gelen katar

Kamçısını göğe atar

Benim ağam çok cömerttir

Çifte onluk birden atar

 

Ezanlar hep okundu

İftarlığım lokumdu

Aç karnına çok yedim

Bana biraz dokundu

 

Eski câmi direk ister

Onarmaya yürek ister

Benim karnım toktur ammâ

Arkadaşım börek ister

 

Günâh olsa da yığın

Yine sen O’na sığın

Gazâbını geçmiştir

Rahmeti Rabbımız’ın

 

Ramazan’ın dokuzu

Barışık kurtla kuzu

Sarsın kardeşlik rûhu

Kuşatsın yurdumuzu

 

Nâra atar mı seni?

Nûra katar mı seni?

Sen mi oruç tutarsın

Oruç mu tutar seni?

 

Karşıma fener geldi

Aklıma neler geldi

Börek bekledim ammâ

Sofraya döner geldi

 

Mâni mâni üstüne

Mâni başım üstüne

Davulcu diller döker

Ramazanın kastına

 

Ramazan’ın onudur

İlk dilimin sonudur

Rahmetten mağfirete

Necât  esas konudur

 

Ramazan bir bahara

Benzer gelse de kara

Gecelerin kadrini

Son on gününde ara

 

Dömbeleğim teneke

Koşarım seke seke

Cebimde fındık vardı

Bitirdim çeke çeke

 

Bak bülbül sadâsına

Şükreder Hüdâsına

Âşıklar boyun eğmiş

Yalvarır  Mevlâsına

 

Gökyüzünün melekleri

Devran eder felekleri

Bu ayda ikrâm edenin

Zâyî olmaz emekleri

 

Ramazan aşk şehridir

Mâneviyât nehridir

Arıtır gönülleri

Sonu Cennet mührüdür

 

Herkes uykuya daldı

Uyku evleri aldı

Sizleri uyandırmak

Biz çocuklara kaldı

 

Halayıklar halayıklar

Ocak başında uyuklar

Davulumun sesini duyunca

Pirincin taşını ayıklar

 

Ne uyursun, ne uyursun

Bu uykuda ne bulursun?

Kıl namazı, tut orucu

Tüm dertlerden kurtulursun

 

Su içtim serinledim

Derde düştüm inledim

Takvimde okuyunca

Büyük sözü dinledim

 

Güm güm camlar çatlayacak

Davulumuz patlayacak

Uyanın ey uykucular

Sahur vakti atlayacak

 

Kalkmazsan kırılırım

Eşikte kıvrılırım

Yine bahşiş gelmezse

Kahrolur, yıkılırım

 

Dömbeleğin zılgıtı

Dolaşırız çat kapı

Tüm apartman uyandı

Bir tek kaldı alt katı

 

Hava sıcak terlerim

Birçok mâni derlerim

Bu akşam dâvetim var

Sizleri de beklerim

 

Ramazan’ın yirmisi

Kadir bundan gerisi

Gezer gecelerinde

Ev ev cennet perisi

 

Mutfakta soğan doğrar

Bekârlığa tövbekâr

Beyim yufka yürekli

Gözyaşı döker, ağlar

 

Ne yaptıksa olmadı

Kimse bizi duymadı

De uyanın komşular

Daha mânî kalmadı

 

Şu sokağa varayım

Tam başında durayım

Bu defâ da duymazsa

Kapıyı mı kırayım?

 

Fındık kurur çeç olur

Müminler güleç olur

Bahşişimi ver beyim

Yoksa bayram geç olur

 

Baklava sini sini

Görmedim gibisini

Başka bahşiş istemem

Verseler birisini

 

 

ORDU HAYAT GAZETESİ

             06.09.2008