Nuri KAHRAMAN - Anasayfa
  - Arşiv
     - MIZRAP 2009, (MIZRAP 2009)
ORDU BELEDİYESİNDE NEDEN MESCİD YOK?
1040 defa okundu,

Sizce neden yoktur acabâ? Yoksa vardır da farkında mı değiliz?

Veyâ, hiç böyle bir şey geldi mi aklınıza?

Böyle bir problemle karşılaştınız mı ya da?

Namaz kılmak bir ihtiyaç mıdır, diye de ele alabiliriz konuyu!?

Vatandaş haklarına girer mi namaz kılabilme hakkı sizce?

 

Acabâ, belediye çalışanları arasında namaz kılan yok mu hiç?

Diyelim ki yok; vatandaşlardan da mı yok namaz kılan birileri?

Olur ya, insanlık hâli, vatandaşın işi uzar da namaz vakti daralırsa?

Su parası, çöp ya da çevre vergisini vaktinde ödemek önemlidir de

namaz borcunu zamanında ödemenin gereği yok mudur?

Şöyle 3-5 metrekarecik yer ayrılsa da, daralan vatandaş

namazını kazâya uğramaktan kurtarsa ne olur? Kıyâmet mi kopar?!

YALI CÂMİ-ORTA CÂMİ

Diyeceksiniz ki, Yalı Câmi orada, az ötede de Orta Câmi var.

Doğru. Biz de biliyoruz. Ama, kaç kişi ev varken câmiye gidiyor ki?

Hem, her şeyin olduğu Belediye’de sâdece mescidin olmaması,

bir duyarsızlık, kaâle almamazlık örneği değil midir en azından?

Bin yıldır Müslüman olan milletimize yakışıyor mu bu?

Kaldı ki zaman zaman ihtiyaç da hâsıl olmuyor değil.

Geçenlerde, bir hacı ziyâretinde tanıştığım bir belediye çalışanına

öteden beri aklıma takılan bu konuyu sordum lâf arasında.

“Hocam, tesbitiniz doğru. Kılan arkadaşlar var. Hem de oldukça.

Onlar da dışarı gidiyorlar namazlarını edâ edebilmek için.

Belki açılabilir, açılmak da isteniyordur mescid ama,

bâzı çevreler belediyeyi dâimâ ve özellikle kontrolde tutuyor.

Meselâ Ramazan’da özel olarak gelip oruçsuz oruçsuz dolaşıyorlar.

İllâ bir şeyler yiyip içiyorlar. Havaya ambargo koyuyorlar bir nevî.

Solcu başkanlar onların tantanasından çekiniyorlar.

Sağcılar da “irticâ” damgası yemekten.”

GÖZLER SEYİT TORUN’DA

Ama, artık o köprülerin altından çok sular akmış durumda şimdi.

Günler geçip devranlar döndü. “Aşağıdan yukarıdan yol göründü!”

CHP bu yaşında Kur’an Kursu tarafına doğru gitmeye başladı!

Keşke öteden beri öyle olsaydı da bu konular polemik dışında kalsaydı.

Geç oldu belki ama tertemiz oldu. Baykal Deniz’i dalga dalga yayılıyor.

Bu bağlamda Sn. Kenan ÇEBİ’den her mahalleye Kur’an Kursu sözü geldi.

Yukarıdan câmi sözü gelsin , inanıyorum ki, ona da hayır demeyecektir.

Baykal’ın CHP’si açık denizlere doğru açılmaya başladı çok şükür.

Lâikliğin dinsizlik olarak algılandığı limanları terk ediyor bir bir.

Halkıyla buluşabileceği limanlara doğru yelken açıyor.

Şimdi sıra DSP’de. Bizi ilgilendiren tarafıyla da Seyit TORUN’da.

Diğer adaylarda, ya da diğer bir ifâdeyle; her kim kazanacaksa, onda!

DERDİMİZ;FERDİMİZ!

Namazda gözü olmayanın, ezanda kulağı olmazmış!

Eğer namazda gözü olan idârecilerimiz olsaydı durum böyle olmazdı.

Kulaklar her yerde ezan duysun diye gayret gösterirlerdi.

Bizlere yol gösterirler; daha çok câmilerimiz, daha çok minârelerimiz olurdu.

Güzel ülkemizin güzel Ordu’su en az câmili yerlerden birisi olmazdı!

Bu bir tarz, algı ve anlayış meselesidir. Dervişin fikri neyse zikri de odur.

Eğer bugün, şu noktada, böyle bir problemin farkındaysak, mesele yok.

Şâyet hâlâ böyle bir derdimiz yoksa, başımızda da, böyle bir ferdimiz olamaz!

Zîrâ  atalarımız; Allâh(cc) dağına göre kar verir demişlerdir ves’selâm…

 

ORDU HAYAT GAZETESİ

10.02.2009