Nuri KAHRAMAN - Anasayfa
  - Arşiv
     - MIZRAP 2009, (MIZRAP 2009)
BAŞBAKANIN FERHAT ile ŞİRİNİ
1017 defa okundu,

BAŞBAKAN’IN FERHAT ile ŞİRİN’İ!

Mâlumunuz haftaya Mevlid Kandili bereketiyle başlamıştık değerli okurlar.

Âlemlere rahmet sevgili peygâmberimizin rahmet iklîmini soluduk.

Hayâtına ve hâtırasına yöneldik. Gönül dünyâmız tâzelendi.

Mevlâm hepimizi o kutlu rahmet elçisinin şefâatine erenlerden eylesin.

Bu arada haftalık bayramımız Cumâmızı da idrâk ettik. Elhamdülillâh.

Rabbimiz bizleri onun özellik ve güzellikleriyle bereketlendirsin inşâllâh.

YEPYENİ TÜRKİYE!

Hafta ortasında da, seçim dönemi bereketi olarak bir misâfir ağırladık:

Sn.Demirel, BÖYYÜK TÜRKİYE! diyordu hayâlinin Türkiye’si için.

Muhterem Hocamız Prof. Dr.Necmeddin ERBAKAN da bu ifâdeyi,

kof bir benzetme olarak algılayıp, kabak gibi büyümek olarak niteleyerek

kendisi, YENİDEN BÜYÜK TÜRKİYE diye çerçevelendiriyordu fikirlerini.

Peki, bu kriter çerçevesinde Sn.Başbakan’ımızı nasıl takdim etmeli?

Yepyeni bir Türkiye’nin mîmârı demek en uygunu gibi geliyor bana.

Evet, sevgili okurlar; Sn. Başbakanımız Sn. Recep Tayyip ERDOĞAN,

Hafta içi şehrimize teşrîf buyurarak, bizlere târihî bir gün yaşattılar.

Zaman da zemîn de güzel tevâfuk etti. Katılım da fevkâlâdeydi.

Uzak ilçe ve köylerden gelenler, meydan yerini bilmeyip soranlar çoktu.

İlgi ve coşku doruktaydı. Havalar da tam bir “bahar” havasıydı hani!

Ordu’ya baharın geldiği daha bir hissedildi sizin anlayacağınız.

Sözün özü Ordumuz bir güzellikler manzûmesi yaşadı o gün. Hayırlı olsun.

NE BİÇİM FERHAT?

Konuşmalar her gün medyadan dinlediğimiz bildik genel polemiklerden ibâretti.

Özelde, yapılanlardan başka, Havaalanı, Dereyolu gibi projelerden söz edildi.

Adaylar tanıtıldı. Efsâneleşen AkParti Belediyeciliğine vurgular yapıldı.

Bunlar çevremizde, basında, görsel medyada hep izleyegeldiğimiz şeylerdi.

Ancak, o kadroyu karşınızda görmek, yakınlığını hissetmek apayrı bir şey.

Bir de, sergilenen gayretlere, katlanılan meşâkkatlere bizzat şâhit olmak,

partili partisiz, insan olarak herkesi duygulandırıp motive ediyor şüphesiz.

Başbakanımızın, onca gürültü patırtının arasından sıyrılıp görüntüye yansıyan

satır aralarından sızan duygu ve samîmiyeti her şeyin ötesinde etkileyici.

O sâdece dağları delmekle kalan bir Ferhat değil, gerekirse canı pahasına,

onu eşkiyâdan temizlemeye çalışan gözü pek bir yiğit aynı zamanda.

Şirin milleti için her türlü riski göze almış sevdâlı bir kahraman!

BİZ HANGİ FERHAT’IZ?

İzlemek zevkli ve güzel ama, tüm bu tablonun bize yüklediği sorumluluklar var.

Acabâ biz, gece-gündüz demeyip koşan bu gayret ve performansın neresindeyiz?

Bu samîmiyete ve ümitle bekleşen insanlara lâyık olmak adına neler yapabiliriz?!

Belediye de alınır, seçimler de; bahar da gelir yaz da, Allâh’ın izniyle!

Asıl önemli olan, bizlerin yapılmak istenenlerin neresinde olduğumuzdur.

Kendi kendimizi sorgulamamız ve seçim sonrasına kendimizi iyi hazırlamamızdır.

Bizde de biraz Ferhatlık var mı meselâ? Varsa, hangi dağların ferhadıyız?

ŞİRİN’İMİZ KİM?

Şirin’imiz kim?  Nerede? Onun için, hangi çile, ferâgat ve fedâkârlıklara hazırız?

Elbette ki, herkesin bir sevdâsı vardır. Volkan KONAK’ın çok güzel yorumladığı;

“Herkesin bir derdi var, durur içerisinde!”

diyen bir şarkı var. Başbakanımız bu derdi kendince yorumladı:

Siyâsetçideki derdin millete hizmet sevdâsı olması gerektiğini vurguladı.

Ordu, belediye hizmetleri bakımından çok zayıf kalmış bir şehir.

Başbakanımızın sözünü ettiği aşk ve sevdâya ihtiyâcı her beldeden fazla.

ORDU FERHATLARI!

Dolayısıyla AkParti’li siyâsîler birer Ferhat olma ideâliyle işe koyulmalılar.

Seçimler sonrası Güzel Ordu’su için hizmet gardlarını Şirin’ce almalılar.

Seçildikleri takdirde, Başbakanımızca rahat bırakılacaklarını sanmıyorum.

Bu anlamda Ordu’nun özel bir ilgiye mazhar olacağını hissediyorum.

Çünkü, Ankara’nın bir gözünün Ordu üzerinde olacağına inanıyorum.

KAZMA!

Tüm bunlardan sonra, yanlış kazmalara meydan verilmeyeceğine dâir güven,

ve, iktidar partili belediyenin şehrimiz için daha avantajlı olacağı düşüncesiyle

“Haydi Güzel Ordu; hep birlikte, Şirin Ordu’ya doğru!” diyoruz ves’selâm!...

 

ORDU HAYAT GAZETESİ

13.03.2009