Nuri KAHRAMAN - Anasayfa
  - Arşiv
     - MIZRAP 2009, (MIZRAP 2009)
AK PARTİNİN SAÂDETİ
1327 defa okundu,
 AK PARTİ’NİN SAÂDETİ!

1-        Saâdet Partisi Genel Başkanı Sn. Prof. Dr. Nûman KURTULMUŞ bu gün, memleketi Ordu’da olacak. Geçen hafta Başbakanımızın konuştuğu aynı yer ve aynı saatte konuşacak. Yer; Cumhûriyet Meydanı, saat; 12.00. Hayırlı olsun. Hoş geldi, safâlar getirdi.

2-        Bizler halk olarak, yerel düşünceden kaynaklanan, beynini dış güçlere kiraya vermemiş tüm fikirlere ve siyâsî oluşumlara saygı duymalı, en azından onları dinleme olgunluğunu göstermeliyiz. Onları biz yetiştiriyorsak ve onlar da bizim için, ülkemizin iyiliği için koşuyorlarsa, o zaman neden dinlemeyelim?

3-        Bağlı olduğumuz siyâsî hareketlere saygı da bunu gerektirir. Çünkü, yalnızca bir yere saplanmak, başka yerlere kulak asmamak, bağlı bulunduğumuz yerleri de bozar. Zamanla yozlaşmasına sebep olur. Nasıl olsa körü körüne destekleyen, gözünü başka yere açmayan, kulağını vermeyen meczuplar grubu var. Öyleyse, biz ne yapsak uyar anlayışı alır başını gider. Partiler târihimizde bunun örnekleri çoktur.

4-        Ondan öteye, Saâdet Partisi Türkiyemizin ihtiyâcı olan büyük bir boşluğa işâret etmektedir. Otobüslerle îlân yapılırken söylenen, ÖNCE AHLÂK ve MÂNEVİYÂT sloganı hangimizin ihtiyâcı değil? Neyin ihtiyâcı değil? Ahlâk, edeb, hayâ, nâmus, sadâkât, hürmet, selâm kavramları günlük konuşma dilinde yer bulamıyor artık.

5-        Ayrıca üzerinde durmaya değer ki, gençlik zor durumda. Kötülük unsurları her gün biraz daha artıyor. Ahlâk demek yadırganır bir hâlde. Ahlâka karşı bir mahalle baskısı var sizin anlayacağınız. Bu konu çok ihmâl ediliyor. En zayıf nokta burada.

6-        Geçen gün bir yerde bir genç arkadaş şöyle bir şey söyledi: “- Hocam sizin zamânınızda MTTB eksenli mazbut, sağlam ve faal gençlik kuruluşları varmış. Şimdi, parti gençlik teşkilâtları var. Bir ümitle gidiyoruz; nereye gitsek yozlaşma var. her şey karmakarışık!” Ne kadar doğru bir tesbit. Bu gençlik n’olacak?

7-         Bu konuyu daha fazla îzâha gerek görmüyorum. Toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz şeyin Ahlâk ve Mâneviyât olduğunu gazeteler, televizyonlar her gün söylüyorlar. Hem de son derece iştahlı bir şekilde ve malzeme olarak kullanmak için dört gözle beklercesine! Ama, ne yazık ki ateşler, sâdece düştükleri yerleri yakıyor ve her şey orda kalıyor.

8-        Zâten özümüzden uzaklaştıkça “söz”ümüzden de uzaklaşıyoruz. Rabbimize ne söz vermiştik, ne yapıyoruz? İnsan bile yok artık kullanılan cümlelerde; birey var, kişi var. Saâdet de yok, mutluluk var. Sizce bu iki kelimenin ağırlığı ve kapsamı aynı mı? Tüm kavramlar mâneviyât elbisesinden soyulmaya çalışılıyor sinsi sinsi. Şarkılara bakın, sanat adı altında sergilenen tüm etkinlikleri inceleyin; Allâh’ın insana bahşettiği değerle mütenasip olmayan her şey lâyık görülüyor ona. İnsan insanlıktan çıkarılmaya çalışılıyor kısacası.

9-        Kaldı ki, Sn. Genel Başkan, hemşehrimiz olması hasebiyle ilgi odağı olabilecektir. Bunun yanında sol partilerden bıkıp da, iktidarı da beğenmeyenler varıp gidebileceklerdir. Burada sağduyunun kaybedeceği bir şey olabilir mi? bunun ülkeye bir zararı olur mu? Elbetteki hayır!

10-    Bu bakımdan, ne olursa olsun, AkParti daha iyiye gitmeğe mecburdur. Bunu ona zorlayacak olan da elbette ki Saâdet Partisidir. Dolayısıyla AkParti, SP’yi ensesinde hissetmediği derecede duyarsızlaşabilecektir. Bu da, ne AkParti, ne de ülkemiz için, hele hele gençliğimiz ve de geleceğimiz için iyi bir sonuç vermeyecektir.

11-     AkParti’nin saâdeti Saâdet’le mümkündür yâni. O mayadan uzaklaştığı oranda yozlaşma ve buzlaşma kaçınılmaz olacaktır. Bu da zemin kaymalarına, çığlara, dolayısıyla felâketlere sebep olacaktır.

12-    Ben inanıyorum ki, eğer bu iktidarın bir alternatifi olabilecekse o Saâdet Partisi ya da onun kriterinde yeni bir oluşum olacaktır. Çünkü, AkParti ne kadar hizmet ederse etsin, mânevî açılım getiremediği sürece toplumda gerçek mutluluğu sağlayamayacaktır. Dolayısıyla insanların arayışı sürecektir.

13-    İşte bundan dolayı, şu an için her ne kadar âcil bir durum sözkonusu değilse de, Saâdet Partisi ülkemizin ilgisiz kalınmaması gereken ümit partilerinden ve geçmişi ve referansları îtibârıyle de en köklü partilerimizden birisidir.

14-    Bu seçimde elbetteki hepimizin oyu Ayşe Bahar ÇEBİ’ye olmalı. Çünkü, iktidar iktidardır. Her zaman muhâlefetten daha muktedirdir. Vatandaş olarak da, iktidarı seçmediğinizde, ne muhâlefetten bir başkanı, ne de başkanını seçmediğiniz siyâsîleri hizmete, bırakın zorlamayı, çağıramazsınız bile.

15-    Bence, bu defâ artık böyle bir sonuca meydan verilmemeli. Takıldığımız, içimize sinmeyen yerler olabilse bile, onları kesinlikle değerlendirme dışı bırakmalı. Aksi takdirde, bu şehrin ve onun geleceğinin vebâli hepimizin üzerinde olacaktır.

16-    Belediyeciliği sâdece yaprak-çiçek, park-bahçe, dere-balık olarak görüyorsanız ona bir şey diyemem. Ama, kâlp olarak da sizleri tatmin edecek, mânevî, kültürel duygularınızı okşayacak bir şeyler de olmalı değil mi?

17-    Ben son 5 yıllık Belediyede, böyle bir boyut ve duyarlılık görmedim. Ancak, bu noktada AkParti Belediyeciliğinden ümitliyim. Tabiî takdir sizin!

18-    Sözlerimizi bağlarken, Sn.Prof.Dr.Nûman KURTULMUŞ Bey’e hoş geldiniz diyor, kendisini sevgiyle selâmlıyor, 29 Mart seçimlerinin Ordu’muz, yurdumuz, İslâm Âlemi ve tüm insanlık için hayırlara vesîle olmasını diliyorum ves’selâm…

 

ORDU HAYAT GAZETESİ

17.03.2009