Nuri KAHRAMAN - Anasayfa
  - Arşiv
     - Ümit Çiçekleri, (HOCA’DAN FIKRALAR BAKLAVA Hoca’ya gelir biri Koşarak iri iri Der ki; “Hocam, baksana Tam bir tepsi baklava Gitmekte yola doğru Kokusu da şâhâne!” Hoca olmaz oralı Ve, der: “Dostum, bana ne?” Fakat, münâsebetsiz Adam susmadı yine: “Ama hocam, baklava Gitmekte sizin eve!…” Hoca, bu kez kızarak; Der, “Öyleyse sana ne?...” HİKMET Gezmedeyken Hoca birgün Yorgun düşüyor büsbütün Görür kenarda bir ceviz Ağaç ki, dibi tertemiz Hemen oturdu oraya Baktı şuraya, buraya Dedi: “Rabbim, bu ne hikmet? Meselâ, şu iki nîmet: Küçük tefek,koca kabak Cevize bak, ağaca bak Olmalı ceviz tefekte Kabak da asılı gökte…” Derken, uyumuştu Hoca Sırtını vermiş ağaca Uykunun tam ortasında İki kaşın arasında Bir ufak ceviz parladı Hoca birden afalladı Söylendi kendikendine: “Karışmak senin neyine? Yüce Allâh uygun görmüş Her şeye bir nizam vermiş Her şey yerli yerindedir İnceliği derindedir Sâde, akılla bulunmaz Hikmetten suâl olunmaz Ya olsaydı kabak dalda Ya tabutta ya da salda Gitmedeydik şimdi nâçâr!” Hoca dergâha el açar: “Affet” der, “Beni Allâh’ım Şimdi hatâmı anladım…” KAVAK Çocuklar yapar hesabı Maksatları ayakkabı Mûziplik yapmak isterler Hoca’yı görünce, derler: “Tırman, n’olur, şu kavağa Doyamayız hiç bakmağa Ne güzel olur kimbilir? Ağaç dahî pek sevinir…” “Peki” der Hoca’mız,lâkin Çözer bağlarını ilkin İşte, ağacın belinde Fakat pabuçlar elinde Çocuklar şaşırır birden Seslenirler ona yerden: Derler: “Niye pabuç elde?” Kalmayınca “sonuç” elde Hoca der ki: “Ey çocuklar Belki ordan öte yol var Belli olmaz dünyâ hâli Bırakın gayrı hayâli!...” İNMEK Mİ? Hoca birgün eşekten Düşüverince yere Koşuştu yaramazlar Ona gülmek üzere… Katıldılar gülmekten “Hoca düştü” diyerek Altta kalır mı Hoca? Dedi, gülümseyerek: “İnecektim ben zâten İnecektim çocuklar Hadi gidin oradan Bunda gülecek ne var?” DÜDÜK Hoca pazara giderken Çocuklar çevirdi.. derken Söylediler:”N’olur Hocam Bize düdük getir akşam!” Bir tânesi içlerinden Ayrılıp geldi yerinden Verdi Hocamıza para Ve Hoca gitti pazara Dönüyorken akşamüstü Çocuklar yola üşüştü Gördüler ki, bir-tek düdük Ve sordular, büyük-küçük: “Hani Hocam bizimkisi Hiç olur mu sizinkisi? O aldı düdük çalıyor Bizler de bakakalıyor…” Hoca dedi: “Hey ağalar Para veren düdük çalar…” )
HOCA'DAN FIKRALAR
2086 defa okundu,

HOCA’DAN FIKRALAR

 

 

BAKLAVA

 

Hoca’ya gelir biri

Koşarak iri iri

 

Der ki; “Hocam, baksana

Tam bir tepsi baklava

Gitmekte yola doğru

Kokusu da şâhâne!”

Hoca olmaz oralı

Ve, der: “Dostum, bana ne?”

 

Fakat, münâsebetsiz

Adam susmadı yine:

“Ama hocam, baklava

Gitmekte sizin eve!…”

Hoca, bu kez kızarak;

Der, “Öyleyse sana ne?...”

 

 

HİKMET

Gezmedeyken Hoca birgün

Yorgun düşüyor büsbütün

 

Görür kenarda bir ceviz

Ağaç ki, dibi tertemiz

 

Hemen oturdu oraya

Baktı şuraya, buraya

 

Dedi: “Rabbim, bu ne hikmet?

Meselâ, şu iki nîmet:

 

Küçük tefek,koca kabak

Cevize bak, ağaca bak

 

Olmalı ceviz tefekte

Kabak da asılı gökte…”

 

Derken, uyumuştu Hoca

Sırtını vermiş ağaca

 

Uykunun tam ortasında

İki kaşın arasında

 

Bir ufak ceviz parladı

Hoca birden afalladı

 

Söylendi kendikendine:

“Karışmak senin neyine?

 

Yüce Allâh uygun görmüş

Her şeye bir nizam vermiş

 

Her şey yerli yerindedir

İnceliği derindedir

 

Sâde, akılla bulunmaz

Hikmetten suâl olunmaz

 

Ya olsaydı kabak dalda

Ya tabutta ya da salda

 

Gitmedeydik şimdi nâçâr!”

Hoca dergâha el açar:

 

“Affet” der, “Beni Allâh’ım

Şimdi hatâmı anladım…”

 

KAVAK

Çocuklar yapar hesabı

Maksatları ayakkabı

 

Mûziplik yapmak isterler

Hoca’yı görünce, derler:

 

“Tırman, n’olur, şu kavağa

Doyamayız hiç bakmağa

 

Ne güzel olur kimbilir?

Ağaç dahî pek sevinir…”

 

“Peki” der Hoca’mız,lâkin

Çözer bağlarını ilkin

 

İşte, ağacın belinde

Fakat pabuçlar elinde

 

Çocuklar şaşırır birden

Seslenirler ona yerden:

 

Derler: “Niye pabuç elde?”

Kalmayınca “sonuç” elde

 

Hoca der ki: “Ey çocuklar

Belki ordan öte yol var

 

Belli olmaz dünyâ hâli

Bırakın gayrı hayâli!...”

 

 

İNMEK Mİ?

 

Hoca birgün eşekten

Düşüverince yere

Koşuştu yaramazlar

Ona gülmek üzere…

 

Katıldılar gülmekten

“Hoca düştü” diyerek

Altta kalır mı Hoca?

Dedi, gülümseyerek:

 

“İnecektim ben zâten

İnecektim çocuklar

Hadi gidin oradan

Bunda gülecek ne var?”

 

 

DÜDÜK

 

Hoca pazara giderken

Çocuklar çevirdi.. derken

 

Söylediler:”N’olur Hocam

Bize düdük getir akşam!”

 

Bir tânesi içlerinden

Ayrılıp geldi yerinden

 

Verdi Hocamıza para

Ve Hoca gitti pazara

 

Dönüyorken akşamüstü

Çocuklar yola üşüştü

 

Gördüler ki, bir-tek düdük

Ve sordular, büyük-küçük:

 

“Hani Hocam bizimkisi

Hiç olur mu sizinkisi?

 

O aldı düdük çalıyor

Bizler de bakakalıyor…”

 

Hoca dedi: “Hey ağalar

Para veren düdük çalar…”